BismillahirRahmanirRahim
5.1.Ey İnananlar! Anlaşmalara sadık olun. Size
sunum yapılacak istisnalar dışında ihramlıyken avlanmayı helal görmemeniz
kaydıyla geviş getiren dört ayaklı çift toynaklı hayvanlar size helal
kılınmıştır. Allah irade eder olduğuna hükmeder.
5.2.Ey inananlar! Allah’ın nişanelerine, Haram
aya, yol kıldığına, alametlerine ve Rablerinin lütfunu arayarak Beyti
Harama gitmek üzere yola koyulanlara saygısızlık etmeyin. İhramdan çıktığınızda
avlanabilirsiniz. Sizi Mescidi Haramdan alıkoydular diye sakın bir topluma olan
kininiz sizi saldırganlığa itmesin. İyilik ve uygun iradeli olma üzere
yardımlaşın. İyilikten uzak durma ve düşmanlık üzere yardımlaşmayın. Allah’a
yönelik olarak uygun iradeli olun. Allah cezalandırması şiddetli olandır.
5.3.Ölmüş hayvan, kan, domuz eti ve Allah’tan başkası
namına sunuma alet olan; boğularak, darbe alarak, yuvarlanarak, toslamayla,
yırtıcı hayvanların yemesiyle ölen yetişip kesmeyi başaramadığınız hayvanlar;
kutsallık atfedilen anıtlar üzerinde boğazlananlar ve fal oklarıyla kısmet aramanız
ki bunlar yalpalamadır, size haram kılınmıştır. Dikkate almazlar olanlar bugün
dininizden ümitlerini kesmişlerdir. Sakın onlardan korkmayın benden korkun.
Bugün sizin için dininizi tamamına erdirdim, üzerinizdeki nimetimi tamamladım
ve sizin için din olarak esenlik duruşu üzere olmaya rıza gösterdim. Şu hâlde
kim açlık durumunda çaresiz kalırsa iyilikten uzak durmaya meyletmedikçe Allah bağışlayıcıdır,
iyilikle muamele edicidir.
5.4.Kendilerine neyin helal kılındığını sana
soruyorlar. De ki: iyi temiz faydalı şeyler size helal kılındı. Av hayvanı
yetiştiricisi olarak Allah’ın sizleri bilgilendirdiği üzere eğitip avcılık için
yetiştirdiğiniz hayvanların sizin için yakaladıklarını üzerine Allah’ın adını
anarak yiyin ve Allah’a yönelik olarak uygun iradeli olun. Elbet Allah hesabı
seri olandır.
5.5.Bugün size iyi temiz faydalı şeyler helal
kılınmıştır. Mesaja muhatap olunanların yiyecekleri size helaldir, sizin
yiyecekleriniz onlara helaldir. İnanır olan kadınlar olarak iffetli
olanlar ile sizden önce mesaja muhatap olunanlar olarak iffetli olanlar zinaya
sapmamanız kaydıyla iffetli olmanız üzere kendilerine Mehirlerini verdiğiniz ve
gizli dostlar tutmadığınız takdirde size helaldir. Kim inancı dikkate
almazsa yaptığı boşa gitmiştir. İşte o, ahirette kaybedenlerdendir.
5.6.Ey İnananlar! Yönelime kalktığınız zaman
yüzlerinizi ve eklentilerine kadar ellerinizi yıkayın, başlarınızı meshedin ve
ayaklarınızı eklemlerine kadar yıkayın. Eğer cünüp iseniz iyice temizlenin. Hasta
yahut yolcuysanız veya tuvaletten gelmiş ya da kadınlara dokunmuşsanız ve su
bulamamışsanız iyi temiz faydalı bir zemine yönelin ve yüzlerinizi, ellerinizi
onunla meshedin. Allah size zorluk çıkarmayı irade ediyor değil. Lakin sizi
temiz kılmayı ve üzerinizdeki nimetini tamamlamayı irade eder ki belki şükredersiniz!
5.7.Üzerinizdeki Allah’ın nimetini ve sizden almış
olduğu sözünü hatırlayın. “İşittik ve itaat ettik” demiş
bulunuyorsunuz. Allah’a yönelik olarak uygun iradeli olun! Elbet Allah göğüslerin
özünü bilendir.
5.8.Ey İnananlar! Allah için şahitlik ederek
hakkaniyeti gözeten kimseler olun. Bir topluma olan kininiz sakın sizi
adaletsizliğe itmesin. Adil olun! Adil olmak uygun iradeli olmaya daha yakın düşer.
Allah’a yönelik olarak uygun iradeli olun! Elbet Allah yaptıklarınızdan
haberlidir.
5.9.İnanan ve uygun davranışlarda bulunanlar için
Allah bir bağışlanma ve büyük bir ödül vadetmiştir.
5.10.Dikkate almazlar olanlar ve delillerimizi
yalanlayanlar cehennemin yoldaşıdırlar.
5.11.Ey inananlar! Üzerinizdeki Allah’ın nimetini
hatırlayın. Bir toplum size el atmaya kalkışmıştı da Allah üzerinizden ellerini
çektirmişti. Allah’a yönelik olarak uygun iradeli olun! İnanır olanlar ancak
Allah’ı vekil edinsinler.
5.12.Allah İsrailoğullarından kesin söz almıştı.
Aralarından on iki temsilci çıkarmıştık. Allah buyurmuştu: Ben sizinleyim.
Yönelimi gereğince ifa ederseniz, uygunluğu sağlarsanız, resullerime
inanırsanız, onlara yardımcı olursanız ve Allah’a güzel bir ödünç verirseniz
mutlaka kusurlarınızı örteceğim ve sizleri içerisinden ırmaklar akan cennetlere
koyacağım. Artık sizden kim dikkate almaz olursa doğru yoldan karanlıkta olur.
5.13.Sonunda verdikleri sözü boşa çıkardıkları için
onları lanetledik ve kalplerini kaskatı kıldık. Sözleri mevzularından
çarpıtırlar ve kendilerine hatırlatma olandan nasiplenmeyi unuttular. Pek azı
hariç onların hainliklerini görür durursun. Yine de onlara affedici ol
hoşgörülü dur. Elbet Allah gereğince davrananları sever.
5.14.“Biz Hıristiyanlarız” diyenlerden kesin söz
almıştık. Kendilerine hatırlatma olandan nasiplenmeyi unuttular. Sonuçta huzura
çıkış gününe kadar sürecek düşmanlığı ve nefreti aralarına bıraktık. Allah
yaptıklarının gereğini yakında kendilerine bildirecektir!
5.15.Ey Kitap ehli! Mesajdan gizlemekte olduğunuz
birçok şeyi size açıkça ifade eden birçoğunu da bağışlayan resulümüz size gelmiş
bulunuyor. Size Allah’tan bir ışık ve apaçık bir mesaj gelmiş bulunuyor.
5.16.Rızasına uyanı Allah onunla esenlik yollarında
aydın ediyor, onları kendi izniyle karanlıklardan ışığa çıkarıyor ve onları
dosdoğru bir yolda aydın ediyor.
5.17.“Allah Meryem oğlu Mesih’tir” diyenler kesinlikle
dikkate almazlar olmuşlardır. De ki: Eğer Meryem oğlu Mesih’i, annesini ve
yeryüzünde olanların hepsini helak etme iradesinde olursa Allah’tan gelecek olana
karşı kim bir şey yapabilir? Göklerin, yerin ve ikisi arasındakilerin
hükümranlığı Allah’a aittir. Gerek gördüğünü yaratır. Allah her şey üzere
takdiri olandır.
5.18.Yahudi ve Hıristiyanlar “Biz Allah’ın çocuklarıyız,
sevdikleriyiz” dediler. De ki: Öyleyse günahlarınızdan dolayı size ne diye azap
etsin? Bilakis siz de yarattıkları arasından bir beşersiniz. Gerek gördüğünü bağışlar
gerek gördüğüne azap eder. Göklerin, yerin ve ikisi arasındakilerin
hükümranlığı Allah’a aittir. Dönüş O’nadır!
5.19.Ey Kitap ehli! Resullerimizden bu yana iyice bir
ara dönem geçmişken meseleyi size açıkça ifade eden resulümüz size gelmiş
bulunuyor. “Bize bir müjdeci, bir uyarıcı gelmedi” diyebilirdiniz ama artık
size bir müjdeci, bir uyarıcı gelmiş bulunuyor. Allah her şey üzere takdiri
olandır.
5.20.Bir vakit Musa, kavmine demişti ki: Kavmim!
Üzerinizdeki Allah’ın nimetini hatırlayın. Aranızdan nebiler kılmıştır, sizleri
özgür neferler yapmıştır. Âlemlerden kimseye vermediğini size vermiştir.
5.21.Kavmim! Allah’ın sizin için yasalaştırdığı
mukaddes yere girin, Sakın arkanız geri dönmeyin, yoksa kaybedenler olursunuz!
5.22.Dediler ki: Musa! Orada zorba bir toplum var.
Onlar oradan çıkmadıkları sürece biz oraya giremeyiz. Oradan çıkarlarsa o zaman
gireriz.
5.23.Korkaklar arasından Allah’ın nimetine mazhar
bulunan iki kişi dediler ki: Onların üzerlerine giriş bölümünden varın.
Oradan girdiğiniz an galibiyet sizindir. Eğer inanır olanlarsanız sadece
Allah’ı vekil edinin!
5.24.Dediler ki: Musa! Onlar arada bulundukları sürece
biz oraya asla giremeyiz. Sen ve Rabbin gidin savaşın! Biz burada
yerleşiğiz.
5.25.Musa dedi ki: Rabbim! Kendim ve kardeşim
dışındakilere sözüm geçmiyor. Yalpalayan kimselerle aramızı ayır.
5.26.Buyurdu ki: Artık orada şaşkın şaşkın
dolaşacakları kırk yıl süresince o mukaddes diyardan mahrum bırakılmışlardır.
Yalpalayan kimseler için sakın üzülme.
5.27.Onlara, gerçeği ortaya koymak üzere Âdem’in iki
oğlu ile ilgili haberi sunum yap. Vaktiyle ikisi de bir yakınlık vesilesi amel
kılmışlardı da birininki kabul görmüş diğeri kabul görmemişti. Demişti ki: Seni
öldüreceğim. O da demişti ki: Allah ancak uygun iradeli olanlardan kabul eder.
5.28.Öldürmek için bana el uzatırsan ben öldürmek için
sana el uzatacak değilim. Doğrusu ben Âlemlerin Rabbi Allah’tan korkarım.
5.29.Bana karşı iyilikten uzak durma durumunu da kendine
ait iyilikten uzak durma durumunu da yüklenmeni ve böylece ateşin yoldaşlarından
olmanı irade ederim. Hak tanımazların cezası budur.
5.30.Nihayet nefsi onu kardeşini öldürmeye itti ve onu
öldürdü. Sonuçta kaybedenlerden oldu.
5.31.Bunun üzerine Allah, kardeşinin cesedini nasıl
gömeceğini göstermek üzere yeri eşen bir karga gönderdi. Dedi ki: Vay başıma
gelen! Şu karga kadar olamadım mı ki kardeşimin cesedini gömeyim! Pişmanlık
duyanlardan olmuştu.
5.32.Biz bu sebeple İsrailoğullarına “Birini öldürme
yahut yeryüzünde bozgunculuk çıkarma durumu olmaksızın kim bir kimseyi
öldürürse tüm insanlığı öldürmüş gibi olur, kim de bir kimseyi ihya ederse tüm
insanlığı ihya etmiş gibi olur.” diye yasalaştırdık. Doğrusu resullerimiz
kendilerine apaçık kanıtlarla gelmişlerdi. Hem tüm bunların ardından yeryüzünde
birçoğu aşırı gitmekteler.
5.33.Allah ve resulü ile savaşanların ve yeryüzünde
bozgunculuk üzere koşuşturanların cezası kırıp geçirilmeleri yahut kaskatı uzatılmaları
yahut zıtlaşmadan yana elleri ayakları kesilmeleri yahut da yeryüzünden sürgün
edilmeleridir. Bu, onlar için dünyada bir rezilliktir. Ahirette de onlar için
büyük bir azap olacaktır!
5.34.Kendilerine güç yetirmenizden önce tevbe edenler
başka! Bilin ki Allah bağışlayıcıdır, iyilikle muamele edicidir.
5.35.Ey inananlar! Allah’a yönelik olarak uygun
iradeli olun, O’na vesile arayın, O’nun yolunda gayretli olun ki belki
ferahlığa mutluluğa erersiniz.
5.36.Doğrusu, yeryüzünde bulunanların tamamı ve bir o
kadarı huzura çıkış gününün azabına karşı feda etmeleri üzere dikkate almazlar
olanların olsaydı yine de kendilerinden kabul edilmezdi. Onlar için acıklı bir
azap olacaktır.
5.37.Ateşten çıkmayı irade ederler ama oradan
çıkabilecek değiller. Onlar için kalıcı bir azap olacaktır.
5.38.Hırsız erkek ve hırsız kadının edindikleri vasıf
gereği Allah’tan bir ceza olarak imkânlarını kesin. Allah her şeye güç
yetirendir, Gerçeğin hükmünü ortaya koyandır.
5.39.Kim hak tanımazlığından sonra tevbe eder ve düzeltici
davranırsa elbet Allah ona merhametiyle yönelir. Allah bağışlayıcıdır, iyilikle
muamele edicidir.
5.40.Bilmez misin ki göklerin ve yerin hükümranlığı
Allah’a aittir? Gerek gördüğüne azap eder, gerek gördüğünü bağışlar. Allah her
şey üzere takdiri olandır.
5.41.Ey Resul! Kalpleri inanmadığı halde ağızlarıyla
inandık diyenlerden ve Yahudilerden dikkate almazlıkta yarışanlar seni üzmesin!
Onlar yalana kulak verirler, sana gelmemiş olan öteki kimselere kulak verirler.
Sözleri mevzularından sonra çarpıtırlar. “Size şu verilirse alın bu verilmezse
sakının!” derler. Allah kimin fitneye uğramasını irade ederse Allah’tan gelecek
olan karşısında o kimse için yapabileceğin bir şey olamaz. Onlar o kimselerdir
ki Allah onların kalplerini arındırmayı irade etmemiştir. Onlar için
dünyada bir rezillik vardır. Ahirette de onlar için büyük bir azap olacaktır.
5.42.Yalana kulak verirler, haramı yer dururlar. Eğer
sana gelirlerse aralarında hüküm verebilirsin de onlardan yüz çevirebilirsin
de. Eğer onlardan yüz çevirirsen asla hiçbir şekilde sana zarar verebilecek
değillerdir. Eğer hükmedecek olursan aralarında hakkaniyetle hükmet. Elbet
Allah hakkaniyetli olanları sever.
5.43.Allah’ın hükümlerini içeren Tevrat yanlarında
bulunurken nasıl senin hakemliğine başvuruyorlar hem bundan sonra yüz çeviriyorlar?
Onlar inanır kimseler değillerdir!
5.44.Esasen kendisinde bir aydınlanma ve bir ışık olan
Tevrat’ı biz indirdik. Esenlik duruşu üzere olan nebiler Yahudilere onunla
hükmederlerdi. Allah’ın mesajını korumakla görevli bulunmaları ve mesaja şahit
olmaları üzere Rabbe bağlı olanlar ve bilgeler onunla hükmederlerdi. Şu halde
insanlardan korkmayın benden korkun. Delillerime karşılık az bir bedeli satın
almayın. Kim Allah’ın indirdiği ile hükmetmezse işte onlar dikkate almaz
olanların ta kendileridir.
5.45.Tevrat’ta onlara can ise can, göz ise göz, burun
ise burun, kulak ise kulak, diş ise diş fark etmez yaralamalarda birebir
karşılığı olacaktır diye yasalaştırdık. Kim bunu bağışlarsa kendisine kefaret
olur. Kim Allah’ın indirdiği ile hükmetmezse onlar hak tanımazların ta
kendileridir.
5.46.Ardınca Meryem oğlu İsa’yı da o nebilerin
emareleri üzere Tevrat’tan onun bağlamıyla ilgili olan şeyi bir doğrulayıcı
olarak gönderdik. Ona, içeriği bir aydınlanma ve bir ışık olan İncil’i, Tevrat’tan
onun bağlamıyla ilgili olan şeyi bir doğrulayıcı olarak ve uygun iradeli
olanlar için bir aydınlanma ve bir öğüt olarak verdik.
5.47.İncil ehli Allah’ın onda indirdiği ile
hükmetsinler. Kim Allah’ın indirdiği ile hükmetmezse onlar yalpalayan
kimselerdir.
5.48.Sana da mesajı gerçeği ortaya koymak üzere, mesajdan
kendi bağlamıyla ilgili olan şeyi bir doğrulayıcı olarak ve bir denetim
sağlayıcı olarak indirdik. Şu halde aralarında Allah’ın indirdiği ile hükmet.
Gerçek olan sana ulaşmışken sakın onların eğilimlerine uyma. Sizin her biriniz
için bir meşruiyet bir usul kılmışızdır. Allah gerek görseydi sizi tek nesil
yapardı. Lakin size verdikleriyle sizi sınamak üzere yol gösteriyor ki
iyiliklerde yarışınız. Hepinizin dönüşü Allah’a olacaktır. Ayrılığa düştüğünüz
konularda sonuçta size gereğini bildirecektir.
5.49.Aralarında Allah’ın indirdiği ile hükmetmelisin!
Sakın onların eğilimlerine uyma. Allah’ın sana indirdiklerinin bazısından seni
saptırmalarına karşı uyanık ol. Eğer yüz çevirirlerse bil ki Allah onların
günahlarından bazısının gereğini karşılarına çıkarmayı irade ediyor. Doğrusu
insanlardan birçoğu yalpalayan kimselerdir.
5.50.Cahiliye hükmünü mü arıyorlar? Net bilgi edinen
kimseler için tam gereğince hükmedebilecek olan Allah’tan başka kimdir?
5.51.Ey İnananlar! Yahudi ve Hristiyanları destekçiler
edinmeyin. Onlar birbirlerinin destekçileridir. Sizden kim onlara destekçiliğe
yeltenirse o da onlardandır. Doğrusu Allah hak tanımaz olanları aydın etmez.
5.52.Kalpleri hastalıklı olanların “Bize kuşatıcı bir
durumun isabet etmesinden korkuyoruz” diyerek onlara koşuştuklarını görürsün.
Ola ki Allah zaferi ya da katından bir hükmü gerçekleştirir de içlerinde
gizlediklerine pişman olurlar.
5.53.Böylelikle İnananlar da derler ki: Sizinle
beraber olduklarına dair var güçleriyle Allah’a yemin edenler bunlar mı?
Onların yaptıkları boşa gitmiştir ve kaybedenlerden olmuşlardır.
5.54.Ey İnananlar! Sizden kim dininden dönerse bilmeli
ki Allah kendilerini seveceği ve kendilerince sevileceği, inanır olanlar
açısından saygın, dikkate almaz olanlar açısından dik duruşlu kimseleri
getirecektir. Onlar Allah yolunda gayret gösterecekler ve kınayanın
kınamasından korkmayacaklardır. Bu, Allah’ın gerek gördüğüne vereceği lütfudur.
Allah nimeti geniş olandır, bilendir.
5.55.Sizin destekçiniz ancak Allah’tır, O’nun
resulüdür; yönelimi gereğince ifa eden ve uygunluğu sağlayan inananlardır.
Onlar teslimiyet gösterenlerdir.
5.56.Kim Allah’ı, resulünü ve inananları veli edinirse
bilmeli ki Allah’ın tarafında yer alanlar üstün olanlardır.
5.57.Ey İnananlar! Sizden önce mesaja muhatap
olunanlardan dininizi oyun ve eğlence edinenleri ve dikkate almazlar olanları destekçiler
edinmeyin! Eğer inanır kimselerseniz Allah’a yönelik olarak uygun iradeli olun.
5.58.Yönelime çağırdığınız zaman onu oyun ve eğlence
edinirler. Öyledir zira onlar akıl etmez olanlardır.
5.59.De ki: Ey Kitap ehli! Sırf Allah’a inandığımız
için, bize indirilene ve daha önce indirilene inandığımız için bize kin mi
güdüyorsunuz? Doğrusu çoğunuz yalpalayan kimselerdiniz.
5.60.De ki: Allah katında bir ceza olarak bundan daha
kötüsünü size haber vereyim mi? Allah kimleri lanetlemiş ve gazabına
uğratmışsa, kimlerden maymunlar ve domuzlar kılmışsa, kimler saptırıcıya kul
olmuşsa işte onlar durumu daha kötü olanlardır, işte onlar doğru yoldan net
karanlıkta olanlardır.
5.61.Size geldiklerinde “inandık” demişlerdir. Oysa dikkate
almazlık üzere girmişler ve o şekilde çıkmışlardır. Allah gizlediklerini çok
iyi bilmektedir.
5.62.Onların çoğunun iyilikten uzak durmada,
düşmanlıkta ve haram yemede yarıştıklarını görürsün. Yapmakta oldukları ne
kötüdür.
5.63.Rabbe bağlılar ve bilgeler onları iyilikten uzak
düşüren söylemlerinden ve haram yemelerinden sakındırsalardı ya! İşlemekte
oldukları ne kötüdür.
5.64.Yahudiler dediler ki: Allah’ın eli bağlanmış. Onların
elleri bağlanmış! Söyledikleri yüzünden lanetlenmişlerdir. Allah’ın elleri
açıktır. Gerek gördüğü gibi dağıtır. Rabbinden sana indirilen elbet onlardan
birçoğunun azgınlığını ve dikkate almazlığını artıracaktır. Huzura çıkış gününe
kadar aralarına düşmanlık ve nefret bıraktık. Savaş için ateşi her
tutuşturduklarında Allah onu söndürmüştür. Yeryüzünde bozgunculuk için
koşuştururlar. Doğrusu Allah bozguncuları sevmez.
5.65.Eğer kitap ehli inansalardı ve uygun iradeli
olsalardı elbet kusurlarını örterdik ve onları nimet diyarı cennetlere
koyardık.
5.66.Tevrat’ı, İncil’i, kendilerine Rablerinden
indirileni gereğince ifa etselerdi elbet her taraftan rablerinin nimetleriyle
yüzleşebilirlerdi. Aralarında doğru yollu olmaya koyulan bir nesil bulunur.
Birçoğunun yaptıkları ise ne kötüdür.
5.67.Ey Resul! Rabbinden sana indirileni tebliğ et.
Eğer bunu yapmazsan O’nun elçiliğini yerine getirmiş olmazsın. Allah seni
insanlardan koruyacaktır. Elbet Allah dikkate almaz olanları aydın etmez.
5.68.De ki: Ey Kitap ehli! Tevrat’ı, İncil’i ve
Rabbinizden size indirileni gereğince ifa etmedikçe hiçbir gerçeklik üzere
olmazsınız. Elbette ki Rabbinden sana indirilen onlardan birçoğunun azgınlığını
ve dikkate almazlığını artıracaktır. Artık dikkate almaz olanlar için
üzülmeyesin!
5.69.Elbet inananlardan, Yahudilerden ve Sabiilerden,
Hıristiyanlardan kim Allah’a ve ahiret gününe inanır ve uygun davranırsa onlara
korku yoktur, üzülen kimseler olmayacaklardır.
5.70.İsrailoğullarından kesin söz almıştık,
kendilerine resuller göndermiştik. Ne zaman bir resul canlarının istemediği bir
şey ile kendilerine geldiyse bazılarını yalanladılar bazılarını öldürüyorlar.
5.71.Bir imtihan olmayacağını sandılar, kör ve sağır
kesildiler. Hem Allah onlara merhametiyle yöneldi hem birçoğu yine kör ve sağır
kesildiler. Allah yaptıklarını görendir.
5.72.“Allah Meryem oğlu Mesih’in kendisidir” diyenler
elbet dikkate almazlar olmuşlardır. Oysa Mesih şöyle demişti: Ey
İsrailoğulları! Benim de sizin de rabbiniz olan Allah’a kul olunuz. Doğrusu
Allah’a iştirakçi edinene Allah cenneti haram kılmıştır. Onun varacağı yer
ateştir. Hak tanımazların yardımcıları yoktur.
5.73.“Allah üçün üçüncüsüdür” diyenler elbet dikkate
almazlar olmuşlardır. Tek olan ilahtan başka ilah yoktur. Söylediklerine son
vermezlerse dikkate almazlar olanlara elbet acıklı bir azap dokunacaktır.
5.74.Hâlâ mı Allah’a tevbe etmiyorlar ve O’ndan bağışlanma
dilemiyorlar? Allah bağışlayıcıdır, iyilikle muamele edicidir.
5.75.Meryem Oğlu Mesih sadece bir resuldür. Ondan önce
de nice resuller gelip geçmiştir. Annesi de doğru bir kadındı. İkisi de yemek
yerlerdi. Onlar için delilleri nasıl açıkça ifade ettiğimize bak, hem nasıl da
yanlışa sürüklendiklerine bak.
5.76.De ki: Allah’ın berisinde sizi bir zarara
uğratma, size bir yarar sağlama durumları olmayanlara mı kul oluyorsunuz? Allah
işitendir, bilendir.
5.77.De ki: Ey Kitap ehli! Dininizde gerçeğin aksine
aşırı gitmeyin. Daha önce karanlıkta kalmış, birçoklarını karanlıkta bırakmış,
doğru yoldan karanlıkta olmuş kimselerin eğilimlerine uymayın.
5.78.İsrailoğullarından dikkate almazlar olanlar
Davud’un ve Meryem Oğlu İsa’nın diliyle lanetlenmişlerdir. Böyle olması asi
olmaları ve sınırı aşmaları yüzündendir.
5.79.Yaptıkları kötülüklerden geri durmuyorlardı.
Yaptıkları şeyler ne kötüydü.
5.80.Onlardan birçoğunun, dikkate almazlar olanları
sahiplenici edinir olduklarını görürsün. Allah’ın gazap etmesi yönünde
kendileri için önceledikleri ne kötüdür. Doğrusu onlar azapta devamlıdırlar.
5.81.Eğer Allah’a, nebiye ve nebiye indirilmiş olana
inanır olsalardı onları destekçiler edinmezlerdi. Lakin onların çoğu yalpalayan
kimselerdir.
5.82.İnananlara düşmanlıkta insanların en şiddetlileri
olarak mutlaka Yahudileri ve müşrikleri bulursun. Onların, inananlara
müsamahalı olmada en yakınları olarak ise “Biz Hıristiyanlarız” diyenlerini
bulursun. Bu, aralarında rahipler ve ruhbanlar olması ve onların kibirlenmiyor
olmaları üzeredir.
5.83.Resule indirileni duydukları an gerçeği
anlamalarıyla gözlerinin yaşardığını görürsün. “Rabbimiz! Biz inandık, bizi de
delillerine tanık olanlarla birlikte yaz!” diye dua ederler.
5.84.“Rabbimizin bizi Salih olanların beraberliğine
dâhil etmesini umduğumuz halde gerçek bize ulaşmışken ne diye Allah’a
inanmayalım!” derler.
5.85.Allah onları bu söylemleri gereğince içerisinden
ırmaklar akan cennetler ile ödüllendirmiştir. Orada devamlıdırlar. Gereğince
davrananların karşılığı işte budur.
5.86.Dikkate almazlar olanlar ve delillerimizi
yalanlayanlar cehennemin yoldaşıdırlar.
5.87.Ey İnananlar! Allah’ın sizin için helal kıldığı
iyi temiz faydalı şeyleri haram edinmeyin, aşırı gitmeyin! Allah aşırı
gidenleri sevmez.
5.88.Allah’ın size rızık olarak verdiği iyi temiz
faydalı olan helal şeylerden yiyin. İnanır olduğunuz Allah’a yönelik olarak
uygun iradeli olun.
5.89.Allah yeminlerinizdeki hatalı ifade sebebiyle
sizi sorumlu tutmaz ama yeminlerinizde kastettiğiniz şey ile sizi sorumlu
tutar. Böyle bir yeminin kefareti on yoksulu ehlinize yedirdiğinizin ortalaması
mahiyetince doyurmanızdır yahut onları giydirmenizdir ya da gözetim altındaki
bir kimsenin özgürleştirilmesidir. Bunlara da imkân bulamayana üç gün durulma
gerekli olur. Yemin ettiğiniz zaman yeminlerinizin kefareti budur.
Yeminlerinize sadık olunuz. Allah sizin için delillerini böylece açıkça ifade
ediyor ki belki şükredersiniz.
5.90.Ey İnananlar! Aklı işlevsiz koyan
şeyler, üretime dayanmayan haksız işler, yüceltilmiş
makamlar, falcılık uygulamaları şeytan işi pis olma durumlarıdır. Böyle
şeylerden geri durunuz ki belki ferahlığa mutluluğa erersiniz.
5.91.Şeytan, aklı işlevsiz koyan şeyler ve haksız
gelir durumları sayesinde aranıza düşmanlık ve kin sokmayı ve sizi Allah’ın bildirisinden,
yönelimden uzak tutmayı irade eder. Artık bunları bırakıyor musunuz?
5.92.Allah’a itaat edin, resule itaat edin ve duyarlı
olun. Yüz çevirirseniz biliniz ki resulümüze düşen ancak apaçık tebliğdir.
5.93.İnanan ve uygun davranışlarda bulunanlara
bilinçli duyarlı oldukları sürece tattıklarından dolayı bir sakınca olmaz.
Yeter ki inanmış olsunlar uygun davranışlarda bulunsunlar. Hem uygun iradeli olsunlar
inanmış olsunlar. Hem uygun iradeli olsunlar gereğince davransınlar. Allah
gereğince davrananları sever.
5.94.Ey İnananlar! Allah kimin bildiri olunan
gözlemlenebilir ötesi gerçeği dikkate alarak kendisinden sakınacağını
ayırt etmek üzere sizi ellerinizin ve mızraklarınızın erişebildiği av işi ile
mutlaka sınayacaktır. Bundan böyle kim aşırı giderse ona acıklı bir azap
olacaktır.
5.95.Ey İnananlar! İhramlı olduğunuzda avlanmayın.
Sizden kim kasten avı öldürürse onun tazminatı öldürdüğüne denk geviş getiren
bir hayvandır. Buna Kâbe’ye ulaşacak bir çözüm olarak aranızdan iki adil
kimse hükmeder. Yahut gereksinimi olanların doyurulması şeklinde bir kefaret
olabilir. Yahut yaptığının vebalini tatması üzere buna denk olacak bir durulma yaşaması
olabilir. Allah bundan önce olup biteni bağışlamıştır. Kim devam ederse Allah
yanlışta ısrarın hesabını ondan sorar. Allah her şeye güç yetirendir, yanlışta
ısrarın hesabını sorandır.
5.96.Denizin avı ve yiyeceği, sizin ve yolcuların
faydalanabilmesi üzere size helal kılınmıştır. Kara avı ise ihramlı
bulunduğunuz sürece size haram kılınmıştır. Huzurunda toplanacağınız Allah’a
yönelik olarak uygun iradeli olun.
5.97.Allah, Beyti haram Kâbe’yi insanlık için bir
bilinç kuşanma makamı yapmıştır. Haram ayı, yol kıldığını ve nişanelerini
de böyle yapmıştır. Allah’ın göklerde ve yerde ne varsa hepsini bildiğini
anlamanız ve her şeyi bildiğini kavramanız üzere bu böyledir.
5.98.İyi biliniz ki Allah cezalandırması şiddetli
olandır. Doğrusu Allah mağfiret edicidir, iyilikle muamele edicidir.
5.99.Resulün görevi ancak tebliğdir. Allah açığa
vurduklarınızı da gizlediklerinizi de bilir.
5.100.De ki: Kötü ile iyi bir olmaz. Kötünün çokluğu ilgini
çekse de! Ey yaklaşımı makul olanlar Allah’a yönelik olarak uygun iradeli olun
ki belki ferahlığa mutluluğa erersiniz!
5.101.Ey İnananlar! Açık edildiği takdirde sizi üzecek
şeylere dair sual etmeyin. Eğer Kur’an indirilirken onlar hakkında sual
ederseniz size açıklanır. Allah o hususları bağışlamıştır. Allah
bağışlayıcıdır, makul muamele edicidir.
5.102.Sizden önce bir toplum öyle şeyler hakkında sual
ettiler hem açıklananları dikkate almaz oldular.
5.103.Allah; bahîre, sâibe, vasîle ve hâm diye birtakım
dokunulmazlar kılmamıştır. Lakin dikkate almazlar olanlar Allah’a karşı yalan
uyduruyorlar. Onların çokları akıl etmezler.
5.104.Onlara “Allah’ın indirdiğine ve resule gelin”
dendiğinde “Atalarımızı üzerinde bulduğumuz bize yeter” derler. Ya ataları
bir şeyi anlamazlarsa ve aydın olmazlarsa?
5.105.Ey İnananlar! Siz kendinize bakınız. Aydın
olduğunuz zaman karanlıktaki size zarar veremez. Hepinizin dönüşü Allah’adır.
Yaptıklarınızın gereğini size bildirecektir.
5.106.Ey İnananlar! Sizden birine ölüm geldiğinde
vasiyet esnasında aranızdaki şahitlik sizden olan adaletli iki kimse ile olur.
Eğer yeryüzünde yolculuğa çıkmışsanız ve ölüm musibeti başınıza gelmişse
şahitlik sizin dışınızdaki iki kimse ile olabilir. Eğer tereddüt
yaşarsanız o iki kişiyi yönelimde bulunmasından sonra alıkoyarsınız: İkisi de
“Biz bu şahitliğe karşılık akraba bile olsa kimseden bir bedel almayız,
Allah’ın şahit olduğu şeyi gizlemeyiz, aksi takdirde elbet iyilikten uzak
duranlardan oluruz” diye Allah’a yemin ederler.
5.107.Eğer onların iyilikten uzak durma diye bir şeye kalkıştıkları
anlaşılırsa haksızlığa uğramışlardan bu işe daha layık olan iki kişi o iki
kişinin yerini alır ve “Elbet bizim şahitliğimiz onlarınkinden daha doğrudur,
biz haddi aşmadık. Aksi takdirde elbet hak tanımazlardan oluruz.” Diye Allah’a
yemin ederler.
5.108.Böyle olması şahitliği hakkıyla eda etmelerine
daha yakın düşecektir. Ya da yeminlerinden sonra yeminlerinin kabul
görmemesinden korkacaklardır. Allah’a yönelik olarak uygun iradeli olun,
söyleneni dinleyin. Allah yalpalayan kimseleri aydın etmez.
5.109.Resullerini bir araya toplayacağı gün Allah
buyuracak: Ne derece dikkate alındınız? Diyecekler ki: Bir bilgimiz yok. Gözlemlenebilir ötesi gerçeklerin net bilgisine sahip olan
sensin.
5.110.O vakit Allah buyuracak ki: Ey Meryem oğlu İsa! Sana
ve annene olan nimetimi hatırla. Vaktiyle seni Ruhul Kudüs ile desteklemiştim.
İnsanlara beşikteyken ve yetişkin iken konuşuyordun. Sana mesajı ve gerçeğin
hükmünü, Tevrat’ı ve İncil’i öğretmiştim. Benim iznimle çamurdan kuş şekli
yapıyordun ve ona üflüyordun, iznimle kuş oluyordu. Körü ve
alacalıyı iznimle iyileştirebiliyordun. Ölüleri iznimle hayata
döndürebiliyordun. İsrailoğullarını sana zarar vermekten geri tutmuştum. Onlara
apaçık kanıtlarla gelmiştin de dikkate almazlar olanları demişlerdi ki: Bu
apaçık bir efsunlamadan başka bir şey değildir.
5.111.Havarilere “Bana ve resulüme inanın” diye vahyetmiştik. “İnandık,
tanık ol ki biz Allah için esenlik duruşu üzere olanlarız” demişlerdi.
5.112.Havariler “Ey Meryem oğlu İsa! Rabbin bize
gökten bir sofra indirebilir mi?” demişlerdi de “Eğer inanır kimselerseniz Allah’a
yönelik olarak uygun iradeli olun!” demişti.
5.113.“Ondan yememizi, kalplerimizin yatışmasını,
senin bize kesin olarak doğruyu söylediğini kavramamızı ve bu olaya tanıklardan
olmamızı irade ediyoruz” demişlerdi.
5.114.Meryem oğlu İsa “Allah’ım! Sen ki Rabbimizsin!
Bize gökten bir sofra indir, öncekilerimiz ve sonrakilerimiz için bir bayram
olsun, senden bir delil olsun. Bizi rızıklandır, sen ki rızık verenlerin en
iyisisin!” diye dua etmişti.
5.115.Allah buyurmuştu ki: Ben onu size indireceğim;
ama bundan sonra sizden kim dikkate almaz olursa hiçbir âlemde hiç kimseye
tattırmadığım azabı ona tattırırım.
5.116.O vakit Allah buyuracak ki: Ey Meryem oğlu İsa!
“Allah’ın berisinde beni ve anamı da ilahlar edininiz” diye insanlara sen mi
söyledin? Diyecek ki: Senin şanın yücedir! Benim için gerçek olmayan bir şeyi
söylemem bana uymaz! Eğer bunu söylemişsem elbet sen bilirsin. Sen bende olanı
bilirsin ama ben sende olanı bilemem. Gözlemlenebilir ötesi gerçeklerin net
bilgisine sahip olan sensin.
5.117.Ben onlara sadece “Benim ve sizin Rabbiniz olan
Allah’a kul olun” diye bana emretmiş olduğunu söyledim. Aralarında bulunduğum
sürece onlara şahittim. Ne zaman ki beni vefat ettirdin onlara gözcü sadece sen
oldun. Her şeye şahit olan ancak sensin.
5.118.Eğer onlara azap edersen elbet onlar senin
kulların! Ama onları bağışlarsan elbet sen her şeye güç yetirensin, gerçeğin
hükmünü ortaya koyansın!
5.119.Allah buyurur ki: Bugün doğrulara
doğruluklarının fayda sağlayacağı gündür. Onlar için içerisinden ırmaklar akan
kendisinde sürekli devamlı olacakları cennetler olacaktır. Allah onlardan razı
olmuştur onlar da Allah’tan razı olmuşlardır. İşte büyük kazanç budur.
5.120.Göklerin ve yerin hükümranlığı, göklerdeki yerdeki her şeyin hükümranlığı Allah’a aittir. Allah her şey üzere takdiri olandır.
Ey İnananlar! Allah için şahitlik ederek hakkaniyeti gözeten kimseler olun. Bir topluma olan kininiz sakın sizi adaletsizliğe itmesin. Adil olun! Adil olmak uygun iradeli olmaya daha yakın düşer.
YanıtlaSil“EZMÂNIN TAGAYYÜRÜ İLE AHKÂMIN TAGAYYÜRÜ İNKÂR OLUNAMAZ.”
Bu Mecelle kuralına göre zamanın değişmesiyle ictihadi hükümler ve yorumlar değişir ve yenilenmeye ihtiyaç duyar. Mecelle kaidesidir”
ŞEYTANIN SON KOZU HİLAFET.
BENİM CENNETİM GARANTİ DİYEBİLMELİ MÜSLÜMAN.
https://www.facebook.com/permalink.php?story_fbid=pfbid0aoD9UszLqkbXR3dfhB32owa46CVrYpr2fDgoBW5cTUHGuNkXBHXw6XDJSUgaCsFNl&id=100013242319421
Bir imtihan olmayacağını sandılar,kör ve sağır kesildiler.
YanıtlaSilİslam dünyası Kripto (iki kimlikli)Yahudilerle doludur.
Şahsiyeti tedavi edilmesi gereken Diyanet mensupları.
DAVA ADAMLARI KAVİMLERİNDEN AYRILMADIKCA*
DOSTUNU DÜŞMANINI BELİRLEKİ HEDEFİNE VARASIN.
https://www.facebook.com/permalink.php?story_fbid=1845290122589047&id=100013242319421
235.BİRİKİMİ ENFLASYONA KARŞI KORUMA-MAİDE-5.8.Ey İnananlar! Allah için şahitlik ederek hakkaniyeti gözeten kimseler olun. Bir topluma olan kininiz sakın sizi adaletsizliğe itmesin.
YanıtlaSilADALET."Kavramına sahip olmadığınız bir şeyin hakikatini inşa edemezsiniz.
BENİM CENNETİM GARANTİ DİYEBİLMELİ MÜSLÜMAN.
Kuranı sadece allah tefsir eder.
BAKIŞ AÇISI VE YENİDEN DOĞMAK.!
https://www.facebook.com/permalink.php?story_fbid=1874129089705150&id=100013242319421
101.KURBAN SÖZCÜĞÜNÜN ANLAMI-KEVSER-
YanıtlaSilİSLAM'DA KURBAN BAYRAMI VAR MI?
Allah’a yönelik olarak uygun iradeli olun,O’na vesile arayın,
MEAL HATALARINI KUR'AN'A MAL ETMEK.
#SECDE:Kişinin kendisinden daha güçlü birinin otoritesine boyun eğmesi.
SORGULADINIZ MI.?
https://www.facebook.com/permalink.php?story_fbid=1875097839608275&id=100013242319421